24 Mart 2015 Salı

Kumarbaz (1867)

kumarbaz kitap ile ilgili görsel sonucu

Fyodor Dostoyevski'nin 8. kitabı olan Kumarbaz, 25 gün içerisinde yazılmış olmak ile beraber (25 gün içinde yazılmak zorunda kalınmıştır.) yazarın 2. romanı olma özelliğini taşımaktadır.

Biraz acele ile yazıldığı kendini hissettirse de akıcı bir anlatıma sahip, bir başyapıt olma özelliğini taşımaktan kendini alıkoyamayan bir kitap olan Kumarbaz'da isminden de anlaşılacağı üzere kumar çevresinde dolanan bir hikaye anlatılmaktadır. Zamanının günlük yaşantısına dokunuşlarda bulunan ve ayrıca zamanının insan manzaralarını da sunmakta başarı gösteren kitap, okuru hiç sıkmadan güzel bir akışkanlığı tutturmayı başarmıştır.

Psikolojik sentezler ve ince gözlemleri içeren kitap, yazarın kendi kumar bağlantısından yola çıkılarak yazılmış ve karakterinin iç çatışmalarını başarılı bir şekilde kağıda aktarmayı başarmıştır.

İnsanların doğrularını yaşamaktansa kendi doğrularında, ne kadar yanlış da olsa, yaşamanın, zor da olsa, kişi üzerinde bıraktığı rahatlamayı anlatan bir kitap da denebilir başka bir açıdan.


İncelemeye Dal

23 Mart 2015 Pazartesi

My Girl (1991)


Başrollerinde Evde Tek Başına serisinden tanıdığımız Macaulay Culkin ile Anna Chlumsky bulunduğu film, küçük bir kız çocuğunun günlük hayatında yaşadığı olayları konu edinmektedir.

Gülümsemelerin, kahkahaların, gözyaşlarının, hüzünlerin havada uçuştuğu film, çocukluk duygularını ve o masum zamanların derin serzenişlerini güzel bir şekilde yansıtmış ve yaşanılan bir trajedi ile onun değişimini izleyiciye iyi bir şekilde aktarmıştır.

Kamera açıları, oyunculukları, konu akışıyla seyirciyi içine çekmeyi başaran bir film.

Değişik duyguları, çocukluk saflıklarını, güzel tebessümleri, hüzünleri ve daha nicelerini hissetmek isteyenler için My Girl, sarsıcı ve samimi bir film olasıyla biçilmiş kaftanlardandır.



İncelemeye Dal

22 Mart 2015 Pazar

Yüzyıllık Yalnızlık (1967)

yüzyıllık yalnızlık ile ilgili görsel sonucu

Gabriel Garcia Marquez'in 5. kitabı olan Yüzyıllık Yalnızlık, bir ailenin nesilleri üzerinden yaşanılan değişik ve şanssızlık dolu olayları okuyucuya aktarmaktadır.

Anlatımı sıkmayan, akıcı; dili sade ve anlaşılır; kimisi için bir başyapıt olabilecek; kimisinin de okurken sıkılıp karakterler arasındaki bağlantıyı kaybedebileceği; biraz kafayı toparlayıp okunması gereken bir kitap Yüzyıllık Yalnızlık (Cien Anos de Soledad).

İsimler, karakterler birbirine biraz karışabilse de (Çünkü karakterlerin çok olmasının yanında isimler de çok benzer.) iyi bir şekilde kurgulanmış oluşu, olayların ilginç bir şekilde bağlanması, Yüzyıllık Yalnızlık'ı okunması gereken kitaplar arasına usulca çekebilmektedir.

Yalnızlığı insanın iliklerine kadar hissetmesini sağlayan, bitirdikten sonra içe bir nebze de olsa hüzün eken, biraz karamsar, biraz "Nasıl yani?" diyerek kalabileceğiniz bir kitap.


İncelemeye Dal

21 Mart 2015 Cumartesi

Zar Adam (1971)



George Cockcroft'un Luke Rhinehart takma ismiyle yazdığı otobiyografisidir. Kitap, hayatını zarların eline bırakan bir adamın hikayesini konu almaktadır.

Psikanaliz ile ilintili, anlatımı akıcı; ama biraz dağınık, okuru içine çeken, biraz erotik, başlardaki sıkıcılığını ilerisinde telafi eden, sürükleyici bir kitap olan Zar Adam (The Dice Man), yazarın gerçekten otobiyografisini yazmış olmasıyla okuyucuyu daha da içine düşürmeyi başarmaktadır. Değişik bir konu olmasının yanında gerçekten bunun yaşanmış olması da farklı bir ilginçlik sunuyor okuyucuya.

Kitabı okurken sevip aynı zamanda nefret etme olasılığınız da yüksek. Kimi yerlerde hikayenin saçmalığına öfkelenirken kimi yerlerde ilginçliğine kapılabilirsiniz. Her sayfada ilerisine dair bir merak unsuru barındırıyor kitap.

Hayatı, hayata dair bütün kararları zarların üzerine inşa etmek acaba mümkün mü? Bunun cevabına bir bakış atma imkanı sunuyor.

Bir de genel bir yanılgı kitabın Olasılıksız ile karıştırılması yönünde. Öyle bir durum yok. Aynı kefeye koymak pek mümkün değil, hayal kırıklığı olmaması açısından belirtmekte fayda var.


İncelemeye Dal

Mommy (2014)



Başrollerinde Anne Dorval ve Antoine-Olivier Pilon'in bulunduğu film, dikkat eksikliği ve hiperaktivitesi bulunan bir çocuğun annesine olan sevgisini ve karşı komşularının hayatlarına dahil oluşuyla biraz daha hareketlenen hayatlarını konu almaktadır.

Kimi sahnelerde güldüren, kimi sahnelerde üzen, kimi sahnelerde insanın içini ürperten bir film Mommy. Oyunculuklar fena değil denebilir. Genel olarak bakıldığında Xavier Dolan'dan çıkma güzel bir yapım.

Süresinin uzunluğuna rağmen izlerken sıkılmaya vakit bulamıyor insan. Mekan ve renk seçimleri güzel. Filmin müzikleri de güzel tercih edilmiş, seyirciyi içine çekiyor.

Bir çocuğun annesine karşı olan sevgisinin biraz vahşi bir yansıması anlatılmış. Biraz canlı, biraz hüzünlü, biraz gülümsetici, biraz üzücü, biraz'larla dolu bir hikaye.


İncelemeye Dal

17 Mart 2015 Salı

The Talented Mr. Ripley (1999)



Başrolünde Matt Damon ve Jude Law'ın bulunduğu film, durgun gibi bir ilerleyişe sahip görünse de akıcı anlatımıyla izleyiciyi kendisine çekmeyi başarmaktadır. İnsanı kimi sahnelerde sinirlendirip kimi sahnelerde gülümsetirken, bazen de "Şimdi neden böyle oldu ki?" sorularını sordurarak içte bir çatışmaya sürüklemektedir.

Film, başkalarının yerine geçme ve onları taklit etme konusunda oldukça yetenekli karakterimizin zengin bir adamla şans eseri tanışması ve karakterimizi oğlunu ülkesine geri dönmesi için ikna etmek amacıyla yurt dışına göndermesi ile başlamakta ve devamında farklı boyutlar kazanarak ilerlemektedir.

Aralarında "En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu" dahil 5 dalda oscara aday gösterilmiştir. Jude Law ve Matt Damon özellikle, kayda değer, doyurucu bir performans göstermişlerdir. Film aynı isme sahip 1955 yılında yayınlanmış olan kitaptan uyarlamadır.

Kostümleri, dönemini yansıtışı, görselliği bakımından güzel denebilecek bir yapım. İnsanı kendine çeken, çekerken de bir yandan boğmayı başaran bir dram, türleri arasında yer almasa da bence biraz da gerilim denebilir.


İncelemeye Dal

15 Mart 2015 Pazar

Barefoot (2014)



Başrollerinde Evan Rachel Wood ile Scott Speedman'in bulunduğu Barefoot; saf, sevimli ve içe dokunan bir romantik komedi olarak karşımıza çıkmakta.

Akıl hastanesinden kaçan Daisy'nin zengin bir ailenin asi oğlu olan Jay ile tanışması ile hikaye başlamaktadır. Daisy'nin annesinin onu dünyaya kapalı yetiştirmesinden dolayı Daisy, saflığını korumuş, olaylara farklı açılardan yaklaşan, hayata dair çoğu şey konusunda bilgisiz ve tecrübesiz, farklı bir kızdır. Jay ise ailesinin parasını reddedip hayatını kendi başına idame ettirmeye çalışan, işlediği bir suçtan ve maddi bir dayanağa ihtiyacı olduğundan hastanede çalışan bir gençtir. Abisinin düğününe götüreceği bir kız arkadaşa ihtiyaç duyması Jay'in Daisy'i yanına kabul etmesindeki en büyük etkendir.

Sonrasında hikaye heyecan olgusunu üst basamaklara kaldırarak koluna taktığı sevimli ve ara ara hüzünlü atmosferi ile izleyiciyi peşinden sürüklemektedir. Çiftin eğlenceli halleri ile eğlenecek ve devamında gelen üzücü olayların etkisiyle siz de üzüleceksiniz.

Oyunculukları güzel, hissettirdiği duygular içten, samimi bir film olan Barefoot, 90 dakikalık süresiyle de hiç sıkmadan akıp geçmektedir. İyi bir romantik - komedi arayanlar için tavsiye edilebilir.



İncelemeye Dal

3 Mart 2015 Salı

The Theory of Everything (2014)


Film, Stephen Hawking'in hastalığının aşamalarını ve evliliği üzerindeki etkisini, Hawking'in bilim yaşantısına teğet geçerek, günlük yaşantısı ve evliliği üzerinden işlemektedir. Birkaç yıllık ömür dahi biçilmeyen Hawking'in göz doldurucu ve yürek kabartıcı hikayesi ile karşı karşıyayız.

Hawking'in espritüel tarafı, hayata tutunuşu odağında geçen film, bazı yerlerde senaryo bakımından eksik kalmış diyebiliriz. Başrol oyuncusunun mükemmel performansı ile derinleşen film insana çeşitli duyguları bir arada yaşatarak garip bir his ekmeyi başarmaktadır.

Bu film ile Eddie Redmayne'in muazzam kelimelere dökülmesi imkansız performansı oscar ile taçlandırılmıştır. Eddie Redmayne'nin adeta Stephen Hawking haline gelmesi atmosferi izleyiciye yaşatmaktadır, diyebiliriz.

Film referans olarak Hawking'in eski eşinin kitabını kullandığı, yani eski eşinin kitabından uyarlandığı için olayları gerçek olarak kabul etmemiz kolaylaşıyor.

Atmosferi, kostümleri, renkleri, oyunculukları, "beyin" unsurunun tek başına neler yapabileceğine dair verdiği derin mesajı ile The Theory of Everything, izlenmesi gereken ve izledikçe insanın içine değişik duyguları katan hoş bir yapım. Ve Eddie Redmayne gerçekten mükemmel.



İncelemeye Dal